california superbike school 2012 istanbul park pit

CFC, California Superbike School

California Superbike School daha önce şampiyon olan kişilerin bile derecelerini geliştiren bir okul. Yani şampiyon olan yarışçılara bile öğretecekleri olan bir okuldan bahsediyoruz.

Önce biraz okulun kurucusu Keyt Kod (Keith Code)’dsan bahsedelim ayrıntılı biyografisini en altta görebilirsiniz; şimdilik kısaca anlatalım:

” Hala satan ve çıkar çıkmaz en çok satanlar arasına giren, A Twist of the Wrist kitabını yazar. Birçok okul tarafından bugün kullanılan, frensiz sürücü eğitim yöntemini geliştirir. Panik-fren antrenman motorunu geliştirir. İlk adım adım yüksek performans sürücü eğitim programını hazırlar ve uygulamaya başlar.

california superbike school 2012 afiş
  • Eğitmen-öğrenci arası el işaretlerinin kullanıldığı pist eğitimini geliştirir.
  • Videolu motorlu eğitimi başlatır.
  • 48 yaşında A Twist of the Wrist 2 için araştırma yapmak üzere 250cc de yarışmaya başlar.
  • Hızlı-dönüş sürüş teknolojisini keşfeder.
  • Bugün için hala yüksek performanslı sürüş için bir numara kitap kabul edilen Twist 2’yi yazar.
  • Pivot-dönüş tekniğini keşfeder..
  • Kanca-dönüş vücut pozisyonu tekniğini keşfeder.
  • Gaz Kontrolü hakkındaki dünyadaki ilk araştırmayı yayınlar.
  • Sürücü girdileri ve sürüşe olan etkileri hakkındaki araştırmalarını yayınlar.
  • Sürüş eğitmenleri için gelişmiş eğitim programları geliştirir.
  • Lean & Slide motorunu icat eder, patentini alır ve uygulamaya koyar.
  • Kontra dönüş tekniği ve vücutla dönüş sorunlarına karşı No BS motorunu geliştirir.
  • Virajda-hücum teknolojisini geliştirir ve eğitim programına dahil eder.
  • Dizden-dize, hızlı ve güvenli yatırma tekniğini geliştirir ve eğitim programına dahil eder.
  • Okullarda kullanılmak üzere Vücut Düzeltme Cihazını icat eder.
  • 2002, Tek-teker makinasını kullanmaya başlar.”

Yani ne var ne yoksa icat eder. Aynı zamanda CFC, yani California Superbike School’un sahibidir, tüm bu icatlarını dünyadaki tüm sürücülerle paylaşır. CFC, İstanbul Park’a geldi ve ben oradaydım.

İstanbul Park‘tan başlayalım.

california superbike school 2012 isgtanbul park duvar logo

Formula 1, dünya standartlarında pist, adam gibi asfalt vs. derken düşütk yola ve gittik İstanbul Park’a. Girdik padok alanına kadar. Orası bir garip. Bambaşka bir dünya. Her yerine sinmiş bir motor sporları dünyası var. Yani değişik bir şeyler var, gidince görüyorsunuz, hissediyorsunuz. Padok alanında geçtiniz, girdiniz pit bölgesine. Burada yarışçıların, takımların, fabrika ekipmanlarının falan olduğunu düşününce insan bir garip oluyor. Bir adım ötenizde pit yolu, biraz arkasında bir F1 pistinin start – finiş düzlüğü, arkasında tribünler…

Biraz daha gittiğiniz zaman ortadaki telli refüje geliyorsunuz ve gülümsüyorsunuz. Bir yanınızda Formula 1 pisti, diğer yanınızda pit bölgesi ve pit yolu! Aklınıza hemen televizyonda gördüğünüz sahneler, yarışlar, sesler geliyor.

california superbike school 2012 istanbul park pist düzlük

Mesela şu yukarıdaki kare: Başlangıç – bitiş düzlüğünün sonu. Yerdeki beyaz işaretler yarıştan önce F1 arabalarının, motosikletlerin yarışa başlangıç noktaları; bu işaretlerin içinde konumlanıp yarışa başlıyorlar. Yani her şey kırmızı panonun orada başlayıp bitiyor 🙂 Sağdaki fotoğrafta ise: Başlangıç bitiş düzlüğünün diğer ucu. Sert bir sola dönüşle bu düzlüğe çıkılıyor ve tam gaz bir önceki fotoğrafta gördüğümüz kırmızı panonun oraya kadar hızlanılıyor. Tabii ki bu arada gümbürtü kıyamet, sonuna kadar zorlanan motorların ve ekzostların sesi…

california superbike school 2012 istanbul park pist düzlük 2

Girdiğimde gördüğüm ilk manzara aşağıda:)

Pisti dünya standartlarında yapan olgu: birinci sınıf yüksek özellikli asfalt. Tutuş o kadar yüksek, o kadar yüksek ki; bırakın ayaklıkları, karinaj bile yere sürtecek kadar yatırmak mümkün motosikletleri (yapan var, ben gördüm…).

california superbike school 2012 istanbul park pit

Tabii ki ben gittiğimde eğitim olduğu için her tarafta türlü türlü motosiklet vardı. Fakat yine de fotoğraflarda görebileceğiniz gibi F1 günlerinden kalan anılar vardı. Ferrari’nin pit alanı panoları ve Şumaher ile Alonzo’nun tabelaları gibi. 

Evet, gelelim CFC’ye, yani California Superbike School’a.

Efendim toplamda dört kur var. Her gün bir kur alabiliyorsunuz. Hafta sonu olduğu için bir seferde en fazla iki kur alabiliyorsunuz. Bu da demek oluyor ki ilk sefer için bir ve ikiyi alabiliyor, üç ve dört için gelecek seneyi beklemek zorunda kalıyorsunuz. Katılım için motosikletiniz, tam koruma yeterli oluyor. Arkadaşlarınızı çağırabiliyorsunuz. Mesela ben öyle girdim 🙂

Dersler teori ile başlıyor ve sürüş ile devam ediyor. İlginç bir şey söyleyeyim, ortalama bir kullanıcı iseniz size bilmediğiniz hiç bir şey öğretmiyorlar. Bildiklerinizi yapmanız için yardımcı oluyorlar demek daha doğru sanırım.

Pist kısmına gelince aynalarınız ve sürat göstergeniz bantla kapatılıyor. Bunun sebebi süratiniz ya da arkadan gelen sürücü yüzünden dikkatinizin dağılmaması.

Yorucu şaşırtıcı ve çok ama çok zevkli olduğu konusunda herkes hem fikir. İmkanınız varsa mutlaka ama mutlaka katılın diyeyim, gerisini siz anlayın.

Teori kısmında sonra işte aşağıdaki gibi diziliyor ve başla komutundan sonra piste çıkıyorsunuz.

Buraya bir kaç kare fotoğraf koydum lakin albümün tamamı için buraya tıklayabilirsiniz.

California Superbike School Türkiye hakkında MotorON dergisinde çıkan bir haber için tıklayabilirsiniz.

İlgili yazı: CFC Deneyimleri


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Yorumlar

“CFC, California Superbike School” için 3 yanıt

  1. […] buraya (Türkiye FB sayfası) ve son olarak da yine benim yazdığım bir değerlendirmeye buradan bir göz […]

  2. […] kullanım tarzını etkilememesine dikkat etmeli. [ Keith Code yazıları için lütfen buraya ve buraya tıklayınız […]

  3. […] Ketih Code’un sürüş okulundan (kendisini CSS /California SBK School ve Bileğin Dansı / Twist Of Wrist‘den bilirsiniz) bir paylaşım. […]

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir